Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın açıklamaları şu formda: Aziz milletim, Pahalı basın mensupları, Sizleri en kalbi hislerimle, hürmetle, muhabbetle selamlıyorum. Ekranları başında, toplumsal medya platformlarında ve radyo kanallarında bizleri takip eden vatandaşlarıma buradan hürmetlerimi gönderiyorum. Sözlerime dün kutladığımız anneler günü münasebetiyle tüm annelerimizi, tüm hanım kardeşlerimi bir kere daha tebrik ederek başlamak istiyorum. Karşılık beklemeyen bir sevginin, uçsuz bucaksız bir muhabbetin, hiç bitmeyen bir fedakarlığın ve elbette sonsuz bir şefkatin şahikası olan eli öpülesi tüm annelerimize hürmetlerimi arz ediyorum. Başta merhum validem olmak üzere, ebediyete ithal eden tüm annelere Cenab-ı Allah’tan rahmet niyaz ediyor, Rabbim onlardan razı olsun, yerleri inşallah cennet olsun diyorum.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Kabine’ye Ay-Yıldızlı çiçek gönderdi.
Şehitlerimizin ve gazilerimizin gururlu, onurlu, erdemli annelerine buradan bir kere daha sabrı cemil niyaz ediyorum. Biz topraklarına ana dolu diyen, analar yurdu diyen, ana üzere yar olmadığına inanan bir milletin mensuplarıyız. Tıpkı vakitte bizler cenneti annelerin ayaklarının altına sermiş bir inancın müntesipleriyiz. Tüm kalbimle söylemek isterim ki hayat çabasında her daim en güçlü desteğimiz, en muteber sığınağımız olan saygıdeğer annelerimizin haklarını ne yaparsak yapalım asla ödeyemeyiz. Gerek millet gerekse fert olarak annelerimize ne kadar sahip çıkarsak o kadar huzura ve felaha ereceğimizin şuuruyla çalışıyoruz.
‘HEDEFLERİMİZLE ORTAMIZA GİRECEKLER DİYE YOLA ÇIKMAKTAN ÇEKİNEN BİR HÜKÜMET DEĞİLİZ’
81 vilayetimizin tamamında 783 bin km2’nin her karışında güvenliğin, adaletin, özgürlüklerin ve kalkınmanın hâkim olduğu bir Türkiye’yi inşa etmek için gece gündüz demeden koşturuyoruz. Şunu da altını çizerek tabir etmek durumundayım. Biz yolumuzu kesecekler, ayağımıza çelme takacaklar, amaçlarımızla ortamıza girecekler diye yola çıkmaktan çekinen bir hükümet değiliz. Tam tersine 23 yıldır hayalleri gayelere, maksatları de teker teker gerçeğe dönüştüren vizyon ve irade sahibi bir takımız, bu türlü bir iktidarız.
‘CUMHURBAŞKANLIĞI HÜKÜMET SİSTEMİ BELİRSİZLİKLER ÇAĞINDA TÜRKİYE’YE ASİMETRİK İMKANLAR KAZANDIRMAKTADIR’
Milletimize kelam verip de ulaştığımız tüm maksatlar üzere Türkiye yüzyılı vizyonumuzu kuvveden fiile kesinlikle çıkaracağız. Yaşanan onca acının ve zahmetin akabinde daha aydınlık, daha müreffeh bir geleceğin milletimizi beklediğine tüm kalbimizle inanıyoruz. Kıymetli arkadaşlar, bölgemizde ve dünyada çok kritik gelişmelerin hukuu bulduğu bir devirde yaptığımız bir kabine toplantımızı daha az evvel tamamladık. Toplantımızda güvenlikten dış siyasete, turizmden iktisada pek çok mevzuyu istişare ettik. Etrafımızdaki krizlerin ülkemiz iktisadına, ticaretine, savunmasına ve güvenliğine olan tesirlerini ele aldık. İnsanlık olarak son yılların en sancılı günlerini yaşadığımız bir gerçektir. Çabucak her gün ya yeni bir çatışmaya, savaşa ya da tansiyona uyanıyoruz. Dünyanın bir yol ayrımında olduğu her geçen gün daha net görülüyor. İkinci Cihan Harbi sonrası tesis edilen global nizam miadını doldururken yerine neyin ikame edileceği hala gizemini koruyor. Daha açık söylemek gerekirse insanlık bir bilinmezlik girdabına hakikat süratle sürükleniyor. Türkiye büyük küçük demeden herkesi etkileyen bu kaotik iklimi en uygun yöneten ülkelerden biridir. Salgınla uğraşta ülkemize büyük avantaj sağlayan Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi belirsizlikler çağında da Türkiye’ye asimetrik imkanlar kazandırmaktadır. İdarede istikrarın, yönetimde uyumun, bürokraside faal karar almanın, siyasette inancın, hizmette muvaffakiyetin simgesi olan Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi her inanılmaz gelişmede rüştünü tekrar tekrar ispat etmektedir. Milletimizin takdir ve teveccühüyle hayata geçirilen idare değişikliğinin isabeti günden güne daha güzel anlaşılmaktadır. Yalnızca son toplantımızdan bu yana yaşanan tüm hadiselere bakmak bile bu gerçekleri görmek için kafidir. Milletimizin de şu hakikati şahsen gördüğüne inanıyorum. Global siyaset ve iktisadın bu fırtınalı periyodunda Türkiye’nin kaptan köşkü Allah’a binlerce kere hamdolsun ki liyakatli, deneyimli ve dirayetli takımlara emanettir. 86 milyonun istikbali inançtadır, emin ve ehil ellerdedir. Şu an bizleri takip eden tüm vatandaşlarımın şunu bilmesini istiyorum. Dünyanın ve bölgemizin içinden geçtiği sancılı süreç sizleri asla huzursuz etmesin, asla endişelendirmesin. Özellikle iş çevrelerimiz, yatırımcılarımız muhakkak derde kapılmasın.
Türkiye’nin pusulası yalnızca aydınlık ve müreffeh ufukları gösteriyor. Global atmosfer ne kadar kaotik olursa olsun, Allah’ın yardımıyla gemiyi inançlı limanlara kesinlikle ulaştıracağız. Nasıl 2008 krizi ülkemizi teğet geçecek dedik ve haklı çıktıysak, nasıl kumpastan teröre ve darbe teşebbüsüne pek çok musibetin üstesinden geldiysek, nasıl salgını tüm dünyanın gıpta ettiği bir muvaffakiyetle yönettiysek, nasıl hükümetimizi bölgemizdeki savaş ve çatışmalardan uzakta tuttuysak, nasıl milletimizin çıkarlarına ziyan gelmesine müsaade vermediysek, inşallah bu muhataralı süreçten de hükümet olarak yeniden alnımızın akıyla, hatta daha da güçlenerek çıkmayı başaracağız.
‘KARDEŞ PAKİSTAN HALKININ YANINDA OLMAYI SÜRDÜRECEĞİZ’
Ecdadımızdan tevarüs ettiğimiz mirasta, kadim devlet geleneğimizden, güçlü medeniyetimizden aldığımız ilhamla, her dakikası millete hizmetle geçen 23 yıllık deneyimin rehberliğinde inşallah menzile varacağız. Milletim, bedelli basın mensupları, Türkiye’nin gücü, prestiji ve kriz çözme kapasitesi giderek daha fazla kabul görmektedir. Bu hakikate son günlerde bir kere daha tanıklık ettik. Öncelikle, Pakistan ile Hindistan ortasında patlak veren tansiyonun ateşkesle neticelendirilmesinden duyduğumuz memnuniyeti tabir etmek istiyorum. Gerek Canmu-Keşmir’deki menfur terör aksiyonunda, gerekse Pakistan’a yönelik füze ataklarında çok net bir tavır sergiledik. Kardeş Pakistan halkına takviyemizi açıkça beyan ederken, çok tehlikeli boyutlara tırmanan tansiyonun düşürülmesi için de ağır uğraş harcadık. Pakistan Başbakanı Şahbaz Şerif ile yaptığımız telefon görüşmesi epey kıymetliydi. Pakistanlı kardeşlerimizi sabırlı, sağduyulu ve itidarlı tavırları münasebetiyle bir sefer daha tebrik ediyorum. Bundan sonraki basamakta da provokasyonlara gelinmemesi konusundaki dostça ikazımızı burada tekrarlıyorum. Ateşkesle sağlanan sükunet ortamının başta su sorunu olmak üzere başka tüm sıkıntıların da tahlilini kolaylaştırmasını diliyorum. Türkiye olarak inşallah bundan sonra da uygun ve makus günlerinde kardeş Pakistan halkının yanında olmayı sürdüreceğiz. Bizim bu şekil krizlerde duruşumuz belirlidir. Biz ebediyen barışın, istikrarın, diplomasinin ve diyaloğun tarafındayız. Uluslararası ilgilerde yararını oburunun kaybında ve mahvında gören anlayışı reddediyoruz. Az yahut çok tüm tarafların bedel ödeyeceği sıcak çatışma yerine herkesin yararda çıkacağı bir rekabetin en gerçek yol olduğu inancındayız.
‘İTALYA İLE İKİLİ TİCARETİMİZİ 40 MİLYAR DOLARA YÜKSELTME MAKSADINI BELİRLEDİK’
Dış siyasette kimseyi ayırmadan barışçı, uzlaşmacı, iş birliğine dayalı müspet bir gündem oluşturma çabalarımız sürüyor. Geride bıraktığımız son iki hafta bu kapsamda epey ağırdır. Türkiye İtalya dördüncü hükümetler ortası tepe toplantısı vesilesiyle 29 Nisan’da Roma’ya gerçekleştirdiğimiz ziyaret verimli geçti. İkili iş birliğimizi güçlendirecek 10 evrak imzaladık ve tepe bildirisini kabul ettik. Başbakan Meloni ile görüşmemizde ikili ticaretimizi 40 milyar dolara yükseltme amacını belirledik. İtalya Cumhurbaşkanı Materela ile de bir görüşmemiz oldu. 2 Mayıs tarihinde tertiplenen İstanbul Doğal Kaynaklar Tepesi ile Memleketler arası Yeşilay Federasyonu formunda dünyanın 60’ı aşkın ülkesinden İstanbul’umuza teşrif eden konuklarımızla bir ortaya geldik. Pahalı arkadaşlar 3 Mayıs tarihinde biliyorsunuz Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ndeydik. Ziyaretimizde inşaatı 3 yıl içinde tamamlanan Cumhuriyet Yerleşkesi’nin açılışını büyük bir gururla yaptık. Akabinde bu sene birinci defa Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde düzenlenen Teknofest 2025’e iştirak ettik. Anavatan ve garantör olarak Kıbrıs Türk halkına ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne olan sarsılmaz takviyemizi tekrar teyit ettik. Cumhuriyet yerleşkimizin iki sembol yapıtı olan Cumhurbaşkanlığı binası ile Cumhuriyet Meclisimizin güzel olmasını diliyorum.
‘TÜRKİYE, BARIŞ DİPLOMASİSİNDE ORTA BULUCULUĞU ARANAN BİR ÜLKE POZİSYONUNA GELMİŞTİR’
Emeği geçen tüm kurum, kuruluş ve firmalarımızı tekrar tebrik ediyorum. 5 Mayıs pazartesi günü katıldığım Türkiye Kızılay Derneğimizin 105. olağan genel heyetinin hayırlara vesile olmasını temenni ediyorum. 10. Anadolu Medya Mükafatlarını takdim ettiğimiz basın mensuplarımızı buradan tekrar tebrik ediyorum. 7 Mayıs 2024 yılında 81 vilayetimizde devre aldığımız irili ufaklı toplam 6182 elektrik gücü tesisinin toplu açılış merasimini gerçekleştirdik. Sonraki gün Vakıflar Haftamızın ve 101 vakıf yapıtımızın açılışını yaptık. Tekrar tıpkı gün Irak Başbakanı Sayın Sudani ve heyetini ülkemizde konuk ettik. Türkiye-Irak Yüksek Seviyeli Stratejik İşbirliği Kurulu 4. toplantısını yaptığımız bu ziyareti imzalanan 11 mutabakatla taşlandırdık. 9 Mayıs Cuma günü Müstakil Endüstrici ve İş Adamları Derneği’nin 28. olağan genel konseyinde müsiat topluluğumuzla birlikte olduk. Kurulduğu günden beri tam 35 yıldır adaletin, ulusal iradenin ve helalinden kazanmanın yanında saf tutan müsiatımızla iftihar ediyoruz. Sonraki gün anne ile güçlü aile, aile ile güçlü Türkiye programında şehit annelerimiz başta olmak hanım kardeşlerimizle bu vesileyle bir ortaya geldik. Bugün de telefon diplomasisi bakımından epey ağır geçti. Evvel Fransa Cumhurbaşkanı Sayın Macron’la görüştük, ardından da Rusya Devlet Lideri Sayın Putin’le kapsamlı bir telefon görüşmesi yaptık. Sayın Putin’le Rusya, Ukrayna ortasında 3.5 yıldır devam eden ihtilafa son verilmesi dahil birçok kıymetli mevzuyu değerlendirdik. Biraz evvel de Ukrayna Devlet Lideri Sayın Zelenski ile görüştük. Geçtiğimiz hafta Amerikan Lideri Sayın Trump’la da bu sıkıntıyı ele almış, akan kanı durdurmak için atabileceğimiz adımları konuşmuştuk. Pahalı dostum Trump’ın sıcak çatışmaları, diyalog ve diplomasi yoluyla çözme iradesini biz de destekliyoruz. Hamdolsun Türkiye, barış diplomasisinde global ölçekte yardımı, dayanağı, orta buluculuğu aranan bir ülke pozisyonuna gelmiştir. Rusya-Ukrayna krizine tahlil bulmaya Mart 2022’de çok yaklaşmıştık. Ancak savaş baronlarının müdahaleleri sebebiyle eforlarımız akim kaldı. Bunun bedelini ise maalesef en çok siviller, çocuklar ve bayanlar ödedi. Gelinen kademede Rusya, Ukrayna, Amerika ve Avrupa görüşmelerinin yapılmasında mutabık. Tüm tarafların itimadını kazanmış yegane ülke olarak bu görüşmelere katkı vermeye hazır olduğumuzu ve mesken sahipliği yapmaktan memnunluk duyacağımızı tekrar lisana getirdik. Son temaslarla birlikte yeni bir fırsat penceresinin açıldığını görüyoruz. İnşallah bu sefer yakalanan fırsatın heba edilmeyeceğine inanıyoruz.
‘ENFLASYONDA DÜŞÜŞ DEVAM EDİYOR’
Aziz milletim, bedelli basın mensupları, bir yandan ülkemizin yurt dışındaki prestijini yükseltirken, başka yandan yurt içindeki kalkınma atılımlarımıza sürat veriyoruz. Enflasyonda düşüş devam ediyor. Nisan’da son 40 ayın en düşük düzeyine ulaştık. Dış istikrarda de tablo çok olumlu. Petrol fiyatlarındaki düşüş, enflasyon ve cari açıkla çabamıza dayanak oluyor. İstihdam cephesinde de hamdolsun âlâ gidiyoruz. Mart ayında işsizlik oranı %7,9’a geriledi. Yani 2005’den bu yana en düşük seviyeyi gördüm. Erkeklerde bu oran %6,5 ile rekor seviyeye indi. İhracat tarafında da güzel bir ivme yakaladık. Orası da amaçlarımızla uyumlu gidiyor. İracatta son 12 aylık devirde 265 milyar dolarla rekor kırıldı. Hayat pahalılığı ve fırsatçılıkla gayrette en küçük bir taviz vermiyoruz.
Turizm dalımız 2024 yılını esasen rekorlarla kapatmıştır. Dünya Turizm Örgütü bilgilerine nazaran Türkiye 2024 yılında en fazla turist ağırlayan birinci 4 ülke ortasına giriyor. Geçen yılki iVmenin birinci çeyrekte de devam ettiğini görüyoruz. 2025’in birinci çeyreğinde 8 milyon 844 bin ziyaretçiyi ülkemizde ağırladık. Gelir olarak ise toplam 9,5 milyar dolara ulaştık. 2025 yılı birinci 3 ayı tüm vakitlerin birinci çeyrek rekorunu kırdığımız bir devir oldu. Ortalama kalış 11 gün olurken 2025 yılı birinci 3 ayında gecelik harcama tüm ziyaretçiler için 99 dolara çıktı. Yabancı turist gecelik gelir ise yaklaşık %10 artışla 106 dolardan 116 dolara yükseldi. 2025 yıl sonu gayemizi 65 milyon ziyaretçi 64 milyar dolar turizm geliri olarak zati ilan etmiştik. Yılın geri kalanında da inşallah amaçlarımızın üzerinde bir performans sergileyerek 2025 yılını turizmde rekorlar kırarak tamamlayacağız. Lakin görüyoruz ki birileri bundan rahatsız oluyor. Türkiye’nin reklamını yapmak yerine uzatılan her mikrofona kendi ülkesini kötüleyenlere karşılığımızı işte bu başarılarla işte bu rekorlarla veriyoruz. Birileri istedikleri kadar kendi ülkelerini yabancılara şikayet edebilir. Birileri istedikleri kadar rüzgar yapabilir. Lakin kayadan koparabilecekleri yalnızca toz olacaktır.
‘TERÖRSÜZ TÜRKİYE SÜRECİNDE KRİTİK BİR EŞİĞİ DAHA AÇTIK’
Biz gerçek bildiğimiz yerde safa sağlam duruyoruz ve duracağız. Daima birlikte Türkiye’yi şahlandıracak, ülkemize yeni rekorlar yaşatacak, Türkiye’yi tarihi başarılarla tanıştıracağız. Turizm, birinci çeyrek sayılarının ekonomimiz için iyi olmasını diliyorum. Buradan tesis sahiplerinden çalışanlarına kadar turizm kesimimizin tüm mensuplarına, ülkemize kazandırdıkları bu muvaffakiyet için teşekkür ediyorum. Bedelli arkadaşlar, terörsüz Türkiye maksadımıza manileri aşarak, ön yargıları kırarak, fitne ve nifak tuzaklarını bozarak emin adımlarla yürüyoruz. Cumhur İttifakı olarak iç cephemizi tahkim etme gayesiyle büyük bir içtenlikle hayata geçirdiğimiz terörsüz Türkiye sürecinde bugün kritik bir eşiği daha aştık. Terör örgütü kendini feshetme ve silahları teslim etme kararı aldığını açıkladı. Alınan kararı ülkemizin güvenliğinin, bölgemizin huzurunun, milletimizin ebedi kardeşliğinin perçinlenmesi ismine kıymetli buluyoruz. Bu açıklamayı Kuzey Irak’la birlikte Suriye ve Avrupa başta olmak üzere örgütün tüm uzantılarını da kapsayan bir karar olarak kıymetlendiriyoruz.
‘SÜRECİ HASSASİYETLE TAKİP EDECEĞİZ’
Terörün ve şiddetin büsbütün devreden çıkmasıyla birlikte, başta siyasetin demokratik kapasitesinin güçlendirilmesi olmak üzere, her alanda yeni bir periyodun kapıları açılacaktır. Emperyalistlerin asırlık planları ölümcül bir darbe yiyecek, kardeşliğimize saplanan kanlı hançer inşallah ebediyen sökülüp atılacaktır. Kandan ve gözyaşından beslenenler kaybederken, kazanan milletimiz ve memleketimiz olacak, hatta bölgemizdeki tüm kardeşlerimiz olacaktır. Biz buna gönülden inanıyoruz. İstihbarat Teşkilatımız ve öbür bilimlerimiz, rastgele bir yol kazasının yaşanmaması ve verilen kelamların tutulması için, bundan sonraki süreci de çok büyük bir hassasiyetle takip edecektir. Biz de devlet haklı ve ciddiyetiyle gereken takibi anbean yapacağız. Daha kapsamlı açıklamaları gerek şahsen, gerekse yetkili arkadaşlarımız vasıtasıyla, önümüzdeki günlerde kamuoyumuzla paylaşacağız. Şunu tekrar vurgulamak isterim. Kökenlerimiz, kültürlerimiz, inançlarımız farklı olsa da, hepimiz Türkiye Cumhuriyeti’nin birinci sınıf vatandaşlarıyız. Daima bir arada Türkiye’yiz ve biz birlikte güçlüyüz. Bu duygudaşlığı, bu kaderdaşlığı ve kardeşlik şuurunu yücelttiğimiz takdirde, Allah’ın yardımıyla Türkiye’nin bileğini hiçbir güç bükemeyecektir.
MHP LİDERİ BAHÇELİ’YE TEŞEKKÜR
Burada bir zafiyet yaşanırsa o vakitte bize kimse yardım edemez. Bu hakikati hiçbir vakit unutmamamız gerekiyor. İktidar ve Cumhur İttifakı olarak Türkiye’yi 40 yıldır kanayan bu yarasından kurtarma noktasındaki kararlılığımızı tekrar vurguluyorum. Birinci günden itibaren terörsüz Türkiye çalışmalarına içtenlikle sahip çıkan İttifak Ortağımız Milliyetçi Hareket Partisi Genel Lideri Sayın Devlet Bahçeli başta olmak üzere tüm genel liderlere, siyasi partilere, medya mensuplarına, emeği olan herkese şahsım, milletim ismine teşekkür ediyorum. Sayın Devlet Bahçeli’ye Cumhuriyetimizin 102. yılına ithafen kabinemize gönderdiği ulu bayrağımızın nakşedildiği manalı gül buketi için ayrıyeten teşekkürlerimi iletiyorum.
Bundan sonra yapılacak çalışmaların şimdiye kadarkinden daha yüksek dikkat, ihtimam, sabır ve sorumluluk gerektirdiğinin pek farkındayız. Menzile varıncaya kadar umudu büyüten riskleri azaltan bir anlayışla hareket etmeyi sürdüreceğiz. İlgili kurumlarımızın çalışmaları, siyaset kurumunun müspet katkısı, aziz milletimizin de hayır duasıyla inşallah bu sıkıntıyı artık büsbütün geride bırakmayı ümit ediyoruz. Bu vesileyle vatanımızın bekası, devletimizin parçalanamaz bütünlüğü ve milletimizin istikbali uğrunda can veren kahraman şehitlerimizi rahmetle yad ediyorum. Birebir kutlu uğraşta yaralanan gazilerimize şükranlarımı sunuyorum. Hudutlarımız içinde ve ötesinde fedakarca vazife yapan tüm güvenlik güçlerimize Rabbim’den merhamet diliyorum. Rabbim ayaklarına taş değdirmesin niyazında bulunuyorum. Örgütün kendini fesih ve silah bırakmasıyla artık bir daha yıllar boyunca neredeyse her gün ocaklara ateşlerin düştüğü günler geride kalmıştır. İnşallah terör yüzünden anne, eş, evlat yüreklerinin cayır cayır yandığı haberleriyle bir daha karşılaşmayacağız. Hasebiyle bugün açıklanan kararın en büyük kazananlarından biri şehit yakınlarımız, gazilerimiz, güvenlik güçlerimiz, Diyarbakır annelerimiz, onların yavruları. Tek başına bu hakikat bile verilen uğraşın ve gelinen kademenin hem insani hem tarihi değerini göstermeye kafidir.
Aynı formda sürecin bir öteki değerli kazananı, yıllarca terör sebebiyle evlatlarını kaybeden, maddi manevi kaç meşakkatlere maruz kalan konutundan, yurdundan olan Kürt kardeşlerindir. Fiilen biten terörün kalan gölgesinin de bu formda üzerimizden kalkmasıyla, 86 milyon daima birlikte tıpkı ortak hayallere, birebir ortak amaçlara, birebir ortak pahalara sahip bir halde geleceğe yürüyeceğiz. Cenab-ı Allah yolumuzu açık, bahtımızı açık etsin diyorum. Rabbim 86 milyonun tamamını korktuklarından emin, umduklarına nail eylesin diyorum. Bu kanılarla kabine toplantımıza katkı veren tüm arkadaşlarımızı tebrik ediyorum. Sizleri bir kere daha hürmetle selamlıyorum. Kalın sağlıcakla.
About The Author
More Stories
Adıyaman’da Motosiklet Kazası: 1 Yaralı
Adıyaman’da Bıçaklı Arbede: 1 Yaralı
Kurban Bayramı’nda Siyasi Partiler Ortası Bayramlaşma